mum kokuyordu odası sabaha doğru
duvarlarda çiçekler asılmış kuruyordu
masada eski hediyelerin boş kutuları
belli ki atmaya kıyamıyordu
elbiselerini kaldırıp bana yer açarken
onu izliyordu gözlerim, çok güzeldi..
radyoyu açıp duruma uygun bir kanal buldu
ve içki ister misin diye sordu
boşver.. çok içtim, yanıma gel
boşver.. zaten kafam güzel
karbon kağıdı konmuş gibi duyguların arasına
birbirimize dokunduk, sabırsızca..
gözlerine bakınca utandığını anlamak kolaydı
ama durmadı, öptü beni, kısıp gözlerini
elbiselerini çıkartıp saçlarına dokunurken
onu kokladım içim ürperdi
soluk soluğa yatıyordu, terlemişti vücudu
ve beklenen soruyu sordu.
boşver.. sevdim de ne oldu?
boşver.. böylesi daha güzel..
elbiselerimi giyerken oda aydınlanıyodu
ve güzelliği ışıkla eriyip gidiyordu
çıkıp giderken beni izliyordu yatağından
neden burada kalmıyorsun diye sordu
boşver.. bir taksi çağır giderim ben
boşver.. rahatını hiç bozma sen..