Yakaladım hayatı yakasından, Я поймал жизнь за шиворот Yine de vermedi seni bana. Снова не отдаст тебя мне Çok uğraştım yorulmadan, Я много трудился не уставая Tesir etmedi kanayan yarama. Не влияло на мою кровоточащую рану Oyuncak etti aşkımı hain felek. Игрушкой сделала мою любовь предательница-судьба Kalbim buruk oluyor sensizken, ufak tefek. Когда тебя нет, мое сердце скручивается Sıkıntılara çare yok, Выхода нет вплоть до тоски Ayrılıklara çare yok. Выхода нет вплоть до расставания Çareler çaresiz sen yokken Когда тебя нет, выходы безвыходные Uzaklar bir türlü birleşmiyor. Отдаленные места никак не соединяются Yokluğunla varsın, sevgiye açken Ты есть со своим отсутствием, когда разуки открываются любви, Ayrılıklar sevişmiyor. Они не занимаются любовью Sol yanımda sızıyla uyandım bu sabah, Этим утром я проснулся с болью в левом боку Baktım sensizlik var yanımda. Я посмотрел – твое отсутствие у моего бока Geceleri yıldızlara anlattığımız sonsuz sevdamız yalnızdı, sensizdi, çaresizdi. Наша бесконечная любовь, о которой мы рассказывали звездам по ночам, была одинокой, без тебя и безвыходной Geceler yalnızlığıma güldü, şarkılar sevdamıza ağladı. Ночи смеялись моему одиночеству, песни плакали о нашей любви Kalbime açtığın derin yaralar varya, Сердце, в котором ты открыла глубокие раны Hala sensiz, yalnız ve çaresiz. Все еще без тебя, одинокое и безвыходное Hemen aldım avuçlarıma, koyacak bir yer bulamadım avuçlarımda sevdim. Я тотчас же взял (сердце) в свои ладони, не смог найти место, чтобы положить, приласкал в своих ладонях Sen... Sen çaresizliği bilir misin? Ты… ты знаешь безвыходность? Bildiğinden daha çaresizim, Я еще больше в безвыходности, чем ты знаешь Bildiğimden daha çaresizim, Я еще больше в безвыходности, чем знаю я Çaresizim... Я в безвыходном положении Yakaladım hayatı yakasından, I caught life by the collar Yine de vermedi seni bana. Won't give you back to me again Çok uğraştım yorulmadan, I worked hard without getting tired Tesir etmedi kanayan yarama. Didn't affect my bleeding wound Oyuncak etti aşkımı hain felek. The traitor-destiny made my love a toy Kalbim buruk oluyor sensizken, ufak tefek. When you're gone my heart is twisted Sıkıntılara çare yok, There is no way out until longing Ayrılıklara çare yok. There is no way out until parting Çareler çaresiz sen yokken When you are not there, the exits are hopeless Uzaklar bir türlü birleşmiyor. Distant places don't connect in any way Yokluğunla varsın, sevgiye açken You are with your absence, when the minds open to love, Ayrılıklar sevişmiyor. They don't make love Sol yanımda sızıyla uyandım bu sabah, I woke up this morning with pain in my left side Baktım sensizlik var yanımda. I looked - your absence at my side Geceleri yıldızlara anlattığımız sonsuz sevdamız yalnızdı, sensizdi, çaresizdi. Our endless love, which we told the stars about at night, was lonely, without you and hopeless Geceler yalnızlığıma güldü, şarkılar sevdamıza ağladı. The nights laughed at my loneliness, songs cried for our love Kalbime açtığın derin yaralar varya, The heart in which you opened deep wounds Hala sensiz, yalnız ve çaresiz. Still without you, lonely and hopeless Hemen aldım avuçlarıma, koyacak bir yer bulamadım avuçlarımda sevdim. I immediately took (heart) in my palms, could not find a place to put, caressed in my palms Sen ... Sen çaresizliği bilir misin? Do you ... do you know the hopelessness? Bildiğinden daha çaresizim, I'm more hopeless than you know Bildiğimden daha çaresizim, I'm more hopeless than I know Çaresizim ... I'm at a loss Смотрите также: | |